• Üye Girişi
  • Genç Pesiad
Pesiad
Pendik Toplantısı

Pendik Toplantısı

    • Pendik Toplantısı-0
    • Pendik Toplantısı-1
    • Pendik Toplantısı-2
    • Pendik Toplantısı-3

    Pendik Toplantısı

    PESİAD’nin Pendik Toplantıları kapsamında gerçekleştirdiği Darbe Darbe ve Demokrasi başlıklı bilgilendirme toplantısı, CHP İstanbul Milletvekili Faik Tunay’ın sunumuyla PESİAD Konferans Salonu’nda gerçekleşti.

    Demokrasi tarihimiz içerisinde darbelerin konu edildiği toplantıda Tunay,

    Ticaretin sermayesi para, siyasetin sermayesi insandır. Samimiyet çerçevesinde ne kadar çok insanın gönüllerini fethedersek hem kendimizi hem de bağlı bulunduğumuz partimizi anlatma fırsatı buluyoruz. Dedi.

    Tunay,31 Ekim tarihi Meclisimiz için tarihi bir gündü. Türkiye tarihinde yaşamış olduğu çok büyük bir ayıptan kurtulmuş oldu. Mecliste gurubu bulunan tüm partilere teşekkür ediyorum. Dedi.

    Tunay,bu süreçten sonra millet olarak önemli vazifemiz var. Hiç kimsenin kendini öteki hissetmediği bir anayasayı hayata geçirmek. Çok partili hayata geçeli 64 sene oldu. Ne yazık ki hala darbe anayasasıyla yönetilmeye devam ediyoruz. Bu utanç başta TBMM ye ait ondan sonrada toplumdaki herkese ait olduğunun altını çizdi.

    Darbelere Karşıyım Ama… Cümlesi Samimiyetsizliğin Göstergesidir

    Tunay,Hayatın gri mavi sarı gibi farklı renkleri de var.Bazı konular vardır ki Ya siyahsın dır ya da beyaz.Bu çerçevede Darbelere Karşıyım Ama… diye başlayan cümleler samimiyetsizliğin en önemli göstergesidir.Menderesinde hataları oldu. Yaşayan hangi insan kusursuz ki. Hatasız kul yok. Doğaldır ki siyaset yapıyoruz ve risk alıyoruz. Ancak hiçbir hata milletin oylarıyla seçilmiş bir başbakanın asılmasını gerektirmeyeceğini belirtti.

    Tunay,Bu ülkenin başına gelen en büyük belalar darbelerdir.1960 darbesi oldubitti geçti mi zannediyoruz. Belki de acısı bir elli yıl daha devam edecek. Dedi.

    Darbelerin Travmasından Daha Fazla Konuşarak Kurtuluruz

    Tunay,60 darbesinde idam edilen 3 kişi ancak o davalar sürerken işkenceyle öldürülen toplamda 11 kişi vardır. Bu ayrıntıyı dahi toplum olarak bilmiyoruz. Okumuyor araştırmıyoruz. Böyle olduğu için de yeni nesiller darbe ile ilgili bir şey bilmiyor oluyorlar. Türkiye de Rahmetli Menderesle ilgili konuşmaları idam edildiği gün de veya 27 Mayıs darbesinin olduğu günde yapmayı tercih ediyoruz. Bu şekilde konuştuğumuz için de bir yere varamıyoruz. Bu çerçevede bu toplantıda bana bu imkânı verdiğiniz için ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Bu toplantı bu tarihlerin dışında yapılması sebebiyle önemsiyorum. Çünkü darbelerin travmasından ancak bu şekilde konuşarak çıkacağımızı düşündüğünü belirtti.

    1960 darbesi 1971 muhtırası 1980 darbesi 28 Şubat ve 27 Nisan e-bildirge. Darbeler he zaman tankla tüfekle olmaz. Darbelerin etkisinden kurutulabildik mi diye soruyorsanız bana göre hala kurtulamadık. Çünkü bu ülkede hala birileri ordu göreve diyebilecek cesarete sahip insanlar var aramızda. Bizlerin orduyla bir problemi yok. Biz asker bir milletiz. Ben de böyleyim babamda böyleydi dedemde. Ancak benim asker olmam darbeleri savunmam anlamına gelmiyor. Türk Silahlı Kuvvetleri herkesin gözbebeği. Ancak bu değerli kurumumuz içerisinde darbeciler varsa bunların ayıklanması gerekiyor.

     

    Askeri Okullardaki Müfredat Yenilenmeli

    Tunay, yıllarca darbeciler TSK nin İç Hizmet Kanunun 35 maddesini kendilerine dayanak gösterdiler. Bu maddenin kaldırılması yeterli mi bence değil. Darbelerden tamamen kurtulmamız için askeri okullardaki müfredat sistemini yenilememiz gerekiyor, Dedi.

     

    Darbeciler Öncelikle Siyaset Kurumunu İtibarsızlaştırmakla Başlarlar

    Hatırlayın darbeciler ne söylemişlerdi bizlere. Siyaset kurumu meşruiyetini kaybetmiştir. Siyasetçiler güvenilir değildir.

    Her şey psikolojik hareketle yapılır. Beyinler önce hazır hale getirilir. Sonra da istediğini uygulamaya geçersin. Yıllarca bu kavramı bu ülkede oturttular. Siyaset kurumu güvenilmez. En güvenilir kurum TSK. Siyaset kurumunun içinde çürük elmalar olabilir ancak bunun cezasını verecek olan milletin kendisidir.

    Kriz Yönetiminden Risk Yönetimine Geçmeliyiz

    Tunay, Devletimiz kurulduğu günden bugüne hâkim olan görüş Kriz Yönetimidir. Yani bir şey olduğu yumurta kapıya dayandığı zaman, sorunla karşılaştığımız zaman aklımız çalışmaya başlıyor. Oysa bir çok yönden üstün olduğumuz Batı Dünyasının bizden en üstün yönü, Risk Yönetimini çok iyi yapmalarıdır. Yani daha sorunlar ortaya çıkmadan çözüm yolları bulmaya yönelik projeler üretiyorlar. Bu yüzden de bizden ileride olduklarının altını çizdi.

    Bizler artık sorun olmadan da sorunları konuşmayı öğrenebilirsek, yani kriz yönetiminden kurtulup risk yönetimini konuşmaya başlarsak o zaman bir yerlere varırız.

    Bu Ülkede Hiçbir Anayasa Sınıfsal Mücadelenin Sonucunda Olmadı

    Bu ülkede hiçbir anayasa sınıfsal mücadelenin sonucunda olmadığını belirten Tunay, Batı dünyası neden bizlerden ileride.1215 yılında Magna Carta ile köylüler ayaklanarak kralın yetkilerinin yasaklanmasını talep edecek cesareti göstererek hak elde etmişler. Böyle olduğu için hak hukuk kavramı bizde çok kurumsallaşamadı. Bırakın hakkını aramayı bundan 15 sene öncesine kadar insanlar devlet dairesine bile gitmeye korkarlardı. Bu yüzden PESİAD gibi STK lara çok ihtiyacımız var. Keşke sizin gibi derneklerin sayısı artsa da biz siyasetçilerin hem yükü hafifler hem de siyaset kurumu kendine daha fazla dikkat ederdi. Dedi.

    Toplantı, Faik Tunay’a yöneltilen sorularla son buldu.

    • Sitemizden en iyi şekilde yararlanmak için çerezler kullanılmaktadır.